HİKAYEDEN İŞ'LER-3
"Hikayeden İş'ler" yazı dizimizin bu konusunda ana temamız "soru sormak" olacaktır. Hikayemize geçmeden önce hikaye anlatıcılığının (storytelling) günümüzde artık bir meslek olduğuna değinmek istiyorum. Her meslekte olduğu üzere hikaye anlatıcılığının da bazı temel gereksinimleri bulunmaktadır. Hikaye anlatmak sadece çıkıp konuşmak değildir. Öncelikle hikayenin iyi kurgulanması gerekmektedir. Elbette bir amacı ve neticesinde dinleyicilerin aklında kalabileceği bir ders vermesi beklenir. Bu nedenle, özellikle sahneye çıkıp belli bir konuda sunum yapanların iyi bir hikaye anlatıcısı olması sunumunu güçlendirecektir. Sahneye çıkmak ile sahneye hakim olmak birbirinden çok farklıdır. İyi hikaye anlatıcıları aynı zamanda sahne performansları yüksek kişiler olmaktadır. Hikaye anlatıcıları kişisel ve sosyal psikoloji konusunda deneyim kazanmalıdır. Anlatılan hikayenin; dinleyicilerin davranışlarına, hayatlarına ve toplumsal görüşlerine, ideolojilerine dokunması ve etkilemesi gerekmektedir. İşte bu nedenle, iyi hikaye anlatmak uzun uzun ve detaylı konuşmaların önüne geçer. Hikayenin gücü ise anlatıcının yetenekleriyle güçlenir veya sönümlenir. İyi bir hikaye anlatıcısının dile hakim olması ve beden dili ile anlatımı güçlendirmesi önemlidir. Hikaye anlatıcılığı konusunda "Hikaye Anlatıcısının Sırrı" (Carmina Gallo) kitabını önerebilirim.
DOĞRU SORUYU SORMAK?
*********************************************************************************
İki arkadaş hararetle tartışıyormuş:
Tartıştıkları konu, sigara içerken İncil okunabilir mi üzerineymiş. Sonuç alamayınca kilisede papaza sormaya karar vermişler. Papazın yanına gidip sırayla sorularını sormuşlar.
İlk arkadaşın sorduğu soru şöyledir :
- Papaz hazretleri, İncil okurken canım sigara içmek istiyor, içebilir miyim?
Papaz biraz da sinirlenerek:
- Oğlum, İncil okunurken Tanrı ile ilgilenmen lazım. O sırada dikkatinin dağılmaması lazım. O yüzden İncil okurken asla sigara içilmez.
İlk arkadaş oradan ayrıldıktan sonra diğeri sorusunu sorar :
- Papaz hazretleri, sigara içerken canım İncil okumak istiyor ama sigara içiyorum diye İncil'i elime alamıyorum, sizce sigara içerken İncil'i okuyabilir miyim?
- Oğlum, her nerede ve ne koşulda olursan ol, İncil okuma isteği duyarsan okuyabilirsin.
*********************************************************************************
Özellikle yöneticilerin mesailerinin büyük bir kısmı soru sormak ve tatmin edici cevapları almak ile geçer. Toplantılarda, karşılıklı görüşmelerde veya ayaküstü sohbetlerde genelde yöneticiler soru soran taraf olmaktadırlar. Bu nedenle, doğru soru sormak ve soruyu doğru sormak önemlidir. Yukarıdaki hikayemizde olduğu gibi, aynı konuda soruları farklı sorarak, farklı cevaplar almak mümkündür. Sorunun soruluş şekli, yeri ve zamanı, içeriği, muhatabı ve açıklığı doğru olmalıdır.
"Doğru soru sorarak, istenilen cevapları almak mümkündür"
İş hayatında, öğrenmek ve gelişmek amacıyla her mevkide ve her yaşta soru sormak gerekir. Soru sormak sadece hiyerarşik yapıda üstte olanların hakkı olarak görülmemelidir. Hiyerarşinin üstüne doğru soruların kapsamı ve amacı değişse de sorular aynı nitelikleri taşımalıdır. Birinci ve en önemli nitelik; sorunun sırf soru sormuş olmak için sorulmamasıdır. Mutlaka işe yaracak, soruyu soran kişinin beklentilerini karşılayacak şekilde olması gerekmektedir.
Diğer bir nitelik ise sorular açık uçlu olmalıdır, cevabı yorum, görüş veya sav içermelidir. Cevabı "evet" veya "hayır" şeklinde olan sorular kapalı uçlu sorulardır. Bu tür sorular genelde soruyu soran kişiye fazla katkı sağlamaz. Sorunun "haklısınız", "sizinle aynı düşüncedeyim", "bence de doğru/yanlış" gibi cevaplara da çanak tutmaması lazımdır. İyi soru soran kişi, sorusunu olası cevapları filtreleyecek, ortadan kaldıracak şekilde yapılandırır. Böylece istemediği bir cevabı almanın önüne geçer. Ayrıca soruların başka soruları sormaya fırsat verecek şekilde üretken olması gerekmektedir. Soruların birbirlerini belli bir mantık silsilesi içinde tetikleyebilmesi için genelde "neden, niçin, niye, nasıl" gibi soru kiplerini içermelidir.
Doğrusunu söylemek gerekirse, doğru soru sormak konusunda henüz istediğim seviyeye gelebildiğimi düşünmüyorum. Bunun için bir miktar daha çaba harcamam gerekiyor. Zaman zaman soru sorma konusunda hatalar yaptığımı görüyorum. Doğru soru sormak ve/veya soruyu doğru sormak için deneyim önemli bir faktördür. Bu nedenle, iş hayatında karşılaşılan her durum için soruları önceden zihinde hazır tutmak ve yeri geldiği zaman can alıcı soruları sormak için deneyim kazanılmalıdır. Deneyim kazanmak elbette hatalar yapmayı da içermektedir.
İş hayatının başında olanların öncelikle soru sormaktan korkmaması ve kendilerine soru soran yöneticilerinin soru soruş biçimlerini dikkatle incelemesi kendilerine fayda sağlayacaktır.
Sonuç olarak: "Doğru soru aslında istenileni elde etmenin yoludur"
İş hayatının başında olanların öncelikle soru sormaktan korkmaması ve kendilerine soru soran yöneticilerinin soru soruş biçimlerini dikkatle incelemesi kendilerine fayda sağlayacaktır.
Sonuç olarak: "Doğru soru aslında istenileni elde etmenin yoludur"